Koronavirüs çevre ve Emperyalizm

Emperyalizm çevre dostu mudur ? Hayır
Korona virüs salgınını fırsata çeviren sadece ülkemizdeki rantçılar mı? Hayır . Sermaye her ülkede çevre katliamlarına ödün vermeye devam ediyor
Bilim insanlarının bir kısmı sokağa çıkma yasakları nedeniyle CO2 salınımının azaldığı konusunda görüş belirtiyorlar. Onlara göre doğa bu işten kazançlı çıkıyor gibi görünüyor. Ama bundan rahatsız olanlar var ve bu salgını fırsata çeviriyorlar. ABD Emperyalizmi korona virüs konusunda gerekli önlemi almıyor.Ölüm sayısı her geçen gün artıyor. Zenginler ultra süper villalarda yaşayıp sığınaklarda sağlıkçılarla birlikte yaşayıp güvenlik önlemleri alırlarken , evsizler otoparklarda sokakta yaşamaya devam ediyorlar. İnsanların barınma hakkı bu derece çiğnenemez. Bu acı bir yaşam. Gazetelerdeki bu resimleri ve haberleri gördükçe, bu zor günlerde insan deliriyor. Amerikan halkına alınan bu tavırdan utanıyoruz. Bir kez daha emperyalizme olan nefretimiz artıyor. ABD Emperyalizmi ölümlerden ölüm beğen politikasını sürdürüyor. Savaş tekelleri savaş çıkartıyor, halklara ölüm kusuyor. Ya çevre konusunda ne yapıyorlar? Bir önlemleri var mı sorusuna yanıtımız HAYIR. Aksine ABD emperyalizminin baş haydutu Trump bu salgın ortamında insanlar canlarıyla cebelleşirken bakın hangi kararı aldı? Bu hayduta da böyle karar yakışır. Çünkü emperyalist tekellerin çevre sorunu gibi derdi olmaz. Şirketler için önemli olan kazanacakları dolarlardır. Şirketler İşçi sınıfını,emekçi halkları sömürdükleri gibi doğa katliamlarını sürdürerek karlarını katlarlar ve büyümeye devam ederler.
Şimdi Trump’ın çevre düşmanı kararını İklim Haber’in 31 Mart 2020 tarihli haberinden okuyalım :
“ Trump Hükümeti Şirketlere Kirlilik Yasalarını Çiğneme İzni Verdi
“ABD Çevre Koruması Ajansı, devam eden koronavirüs salgını boyunca çevre yasalarını askıya aldı. Bu durumda şirketlere yol açtıkları hava ve su kirlilikleri karşısında hiçbir yaptırım uygulanmayacak.
“Trump hükümeti, ABD Çevre Koruma Ajansı’nın (US Environmental Protection Agency – EPA) eski yetkililerini şaşkına uğratan olağanüstü bir karar alarak, rutin olarak yapılan kirlilik görüntüleme ve raporlamalarına uyulmasını beklemeyeceğini ve bu kurallar çiğnendiğinde herhangi bir yaptırım uygulanmayacağını açıkladı. “Kirleticiler Covid-19 salgınını gerekçe olarak gösterdikleri sürece çevre yasalarını görmezden gelebilecek. EPA, kamu sağlığını tehlikeye atan bu süreçte eyaletlerin kararına saygı duyacak ve şartları değerlendirerek müdahale etme kararı alacak.
“Askıya alma durumunun ne zaman sonlanacağı ise belli değil.
“EPA yöneticisi Andrew Wheeler, koronavirüsün işletmelerin temiz hava ve su kurallarına uyarken işçileri ve halkı korumasını zorlaştırdığını söyledi.
“Wheeler, “Bu geçici karar, içinde bulunulan olağanüstü koşullarda insan sağlığı ve çevrenin korunması için verilen hizmetlerle birlikte akıllıca uygulamalar yapılması adına alındı” şeklinde konuştu.
Böyle gerekçe olur mu? Ama halk sağlığını düşünen bir sistem ancak insana, çevreye ve doğaya değer verir. Kamu sağlığını düşünür. Temiz su ve temiz havanın bir insan hakkı olduğunu, bundan ödün vermemek gerektiğini savunur. Ama kapitalist-emperyalist sistemde çevre kurumlarında finans kapitalin sesi oluyor ve kirliliğe izin veren bu kararın “akıllıca uygulamalar yapılması adına alındı” diyerek çevre ve doğa düşmanı bu kararı savunabiliyorlar. Halkçı çevreciler ve doğa severler bu izne şiddetle karşı çıkarlar. ABD Devletinin aldığı bu karar Amerikan Halkında nasıl karşılandı, görelim ;
“Yeni durum EPA’nın eski yetkilileri ve kararla birlikte kamu sağlığını yeni risklerin beklediğini söyleyen çevre grupları arasında tepkilere neden oldu.
“Obama hükümeti zamanında EPA’ya başkanlık yapan Cynthia Giles, “EPA sebebi ne olursa olsun hiçbir zaman haklarından feragat etmemeli ve kamu sağlığına tehdit oluşturan durumlarda harekete geçme yükümlülüklerinden vazgeçmemeli” dedi.
“Giles sözlerine “Bugüne kadar EPA’nın esas yetkisinden vazgeçtiği hiçbir örnek bulunmuyordu. Bu bildiri, ülkenin çevre yasalarının uygulanmasında ve EPA’nın halkı koruma sorumluluğunda ulusal düzeyde bir erteleme olacağı anlamına geliyor” şeklinde devam etti.
“Giles ve diğer çevre savunucuları tarafından EPA’ya gönderilen bir mektupta, bazı yasaların gevşetilmesinin kriz esnasındaki sınırlı durumlarda mantıklı olabileceği ancak çevre gerekliliklerinin tamamının örtülmesinin Amerikan halkını tehlikeye soktuğu ifadesi yer aldı.
“Çoğunlukla farklı etnik kökenli ve düşük gelirli toplulukların yaşadığı alanlarda bulunan endüstriyel tesislerin sebep olduğu hava kirliliği konusunda endişe duyuluyor.
“Covid-19 solunum sistemine saldırıyor ve yayılması durumunda eyaletlerin binlerce enfekte kişiyi ölümden kurtaran ventilatörleri temin etmesi zorlaşacak.
“Endüstrinin sebep olduğu hava kirliliğinin solumun sistemine olan zararları izlenemeyecek ve bu halihazırda riskte olan ve akciğerlere saldıran Covid-19’a yakalanma riski bulunan popülasyon için özellikle tehlike yaratıyor.
“Mektupta, “Zehirli hava kirleticilerine ve astım, nefes darlığı ve kardiyovasküler problemleri tırmandıran diğer kirliliklere izin verilmesi solunum yetmezliğine yol açabilir ve bu kamu sağlığı açısından büyük bir sorumsuzluk” ifadesi yer aldı.
Çevresel Bütünlük Projesi (Environmental Integrity Project) CEO’su Eric Schaeffer, “Bu raporlama ve evrak işleriyle ilgili değil” dedi ve ekledi: “Görüntüleme yapmadığınız için yalnızca içgüdülerinizle hareket ediyorsanız bir sürü sorunla karşılaşırsınız.”
“Bir örnek verilecek olursa, bu kararla birlikte petrol rafinerilerinin rapor yazması ve kansere yol açan benzen emisyonlarını düşürmesi gerekmeyecek. Birçoğu Texas’ta bulunan 10 adet rafineri ise belirlenen sınırları halihazırda aşıyordu.
“ Çevre yasalarının gevşetilmesi, petrol ve doğalgaz endüstri grubu Amerikan Petrol Enstitüsü’nün lobi çalışmaları sonucu gerçekleşti. Enstitü bu hafta EPA’ya mektup göndererek sızdıran ekipmanın onarılması ve kirliliğin görüntülenmesini gerektiren kuralların askıya alınmasını talep etmişti.
“Öte yandan, Sierra Club yöneticisi Michael Brune bu kararın mahkeme engeline takılabileceğini belirtti. Brune, “Trump yöntem olmasa da, halkın izin vereceği şeyler sınırlı. Bu illegal ve pervasız. eylem elbette denetlenecek” demiştir.
Yazılarda satır araları önem kazanıyor. “Bir örnek verilecek olursa, bu kararla birlikte petrol rafinerilerinin rapor yazması ve kansere yol açan benzen emisyonlarını düşürmesi gerekmeyecek. Birçoğu Texas’ta bulunan 10 adet rafineri ise belirlenen sınırları halihazırda aşıyordu.”
Demekki neymiş petrol rafinerileri kirlilik ile ilgili belirlenen sınırları aşıyormuş. Bu durumda petrol türevi olan benzen emisyonlarını düşürmeyecekler rafineriler.. bu neyi getirecek kanserli vakaların artmasını getirecek. İşte halk düşmanı bu izin kararı halk sağlığını tehlikeye atıyor Kanser tehlikesi halkın hangi kesimine vuracak tabii ki yoksul halka, bakın mektuptaki şu satırlar bu gerçeği açıklıyor; “Çoğunlukla farklı etnik kökenli ve düşük gelirli toplulukların yaşadığı alanlarda bulunan endüstriyel tesislerin sebep olduğu hava kirliliği konusunda endişe duyuluyor.”
Yani çevre düşmanları finans kapitalistlerdir. Zarar verdikleri yoksul halktır. Farklı etnik grup diye kastedilenler de yoksul halkla birlikte yaşayan mültecilerdir.
Trumph kirlilik iznini kimin yararına vermiş onu da açıklıyorlar : “Çevre yasalarının gevşetilmesi, petrol ve doğal gaz endüstri grubu Amerikan Petrol Enstitüsü’nün lobi çalışmaları sonucu gerçekleşti.
İşte bu gerçekler acı ama eli kanlı sermaye grupları insanlık ve halk düşmanıdır. Fırsatçıdır. Rantçıdır. Ülke fark etmez. Ülkemizde termik santrallere filtre takmayanlar buna göz yumanların ABD’deki petrol ve doğalgaz endüstri grubundan farkları var mı? Yok. Finans kapital her yerde acımasızdır. Sonra da ne yaparlar halka şirin gözükmek için salgında filtre takmayanlar maske zorunluluğu ve Zonguldak ta yasak getirirler. Karşı mıyız bu kararlara asla. Maske zorunluluğunu da destekliyoruz Zonguldaki yasak kararını da ama biliyoruz ki bu salgın olmasa halk kirli havada yaşamaya devam edecek. Bu konuda kalıcı önlemler hala alınmış değil.
Halkçı Mühendis, Mimar, Şehir plancıları olarak bizler halkımızın temiz hava, temiz su ve yaşama hakkını savunuyoruz. Çevre kirliliğine karşı alınmayan önlemlerin takipçisi olacağız. Bizler yurtseveriz, halkçıyız. Bu nedenle anti emperyalizmi savunuyoruz. Amerikan halkına reva görülen bu kirlilik izninin Amerikan halkına ihanet olduğunu açıklıyoruz. Baş Haydut Trumph’ı şiddetle protesto ediyoruz. ABD Emperyalizmini sorumlu görüyor ve lanetliyoruz
Çağrımız şudur. ABD devleti kirlilik izninden vaz geçmelidir. Tüm dünya halklarını bu zalim karara karşı çıkmaya davet ediyoruz.